TÜRKÇE

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Ali Riza Alaboyun’un G20 Enerji Bakanları Basın Toplantısı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Ali Riza Alaboyun’un G20 Enerji Bakanları Basın Toplantısı

Değerli basın mensupları,

G20’nin ilk Enerji Bakanları Toplantısını Türkiye Dönem Başkanlığı sırasında İstanbul’da gerçekleştirmiş olmaktan dolayı büyük bir memnuniyet duymaktayım.

Toplantımızı az önce sonuçlandırdık. Gün boyu gayet verimli görüşmeler gerçekleştirdik ve çeşitli konularda somut sonuçlar elde ettiğimiz bir Bildirgeyi kabul ettik.

Enerji, G20 önceliklerimiz arasında özel bir öneme sahiptir. Türkiye enerji talebi hızla artan ve bu çerçevede enerji güvenliğinin taşıdığı önemi yakından bilen bir ülke konumundadır.

Enerji güvenliği başta olmak üzere enerjiyle ilgili konularda uluslararası işbirliğinin ve diyaloğun güçlendirilmesinin bir zaruret olduğunu düşünüyoruz. G20’nin enerji konusundaki rolünün artıyor olmasını da bu çerçevede son derece olumlu buluyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanımızın toplantımızın açılışına gelerek bizlere ve özel sektörün kıymetli temsilcilerine hitap etmiş olması, ülke olarak bu konuya verdiğimiz önemin açık bir göstergesidir.

Dönem Başkanlığını üstlendiğimiz 1 Aralık 2014 tarihinde önceliklerimizi üç başlık altında topladık: Uygulama, Yatırımlar ve Kapsayıcılık.

Uygulama ile hedeflediğimiz küresel piyasalarda, bu arada elbette enerji piyasalarında güvenin tesis edilmesiydi. Biliyorsunuz verilen taahhütlerin yerine getirilmesi, güvenin tesis edilmesinin en etkin yoludur. G20’nin bu yıl uygulamayı ön plana çıkarması, G20’nin güvenilirliğinin artırılması bakımından kritik bir önem taşıyordu.

Yatırımlar ile istihdam yaratan sürdürülebilir bir büyümenin desteklenmesini hedefledik. Küresel altyapı yatırımı açığının 2030 yılına kadar 70 trilyon Dolarlık bir yatırım gerektirdiği hesap ediliyor. Gelişmekte olan ülkelerin her yıl 1.5 trilyon Dolarlık bir altyapı yatırımına ihtiyaç duyduğunu biliyoruz. Yatırımlar içerisinde enerji yatırımlarının artırılması özel bir öneme sahip. Özellikle petrol fiyatlarının düşük seyrettiği bir ortamda enerji yatırımlarında yaşanacak bir duraklamanın uzun vadeli sonuçları olabileceğinden endişe ediyoruz. Bu hususu da Enerji Bakanları olarak ele aldık.

Kapsayıcılık önceliğimizle iki temel hususu hedefledik.

Birincisi, G20 ülkelerinde daha kapsayıcı bir büyümenin tesis edilmesidir. Bu noktada kadınların, gençlerin, KOBİ’lerin ekonomilerimizde daha kuvvetli bir yere sahip olması için çalışmalar gerçekleştirdik.

İkinci olarak, G20’nin özellikle düşük gelirli gelişmekte olan ülkelerle diyalog ve işbirliğini güçlendirmeyi amaçladık.

Özellikle enerjiye erişim başlığı altında kapsayıcılık önceliğimizi enerji gündemimiz içerisinde de ileri götürmek üzere adımlar attık.

Değerli basın mensupları,

Bugünkü toplantımızın sonucunda geçen sene Liderlerimiz tarafından kabul edilen G20 Enerji İşbirliği İlkelerini ileri götürmek üzere çalışmalarımızı sürdürmeye karar verdik.

Türkiye olarak bu ilkelerin birincisi olan enerjiye erişim konusuna bu yıl özel bir önem verdik.

Az önce dile getirdiğim gibi enerjiye erişim bizim kapsayıcılık önceliğimizle doğrudan irtibatlıdır.

Bakanlar olarak Sahra Altı Afrika odaklı bir G20 Enerjiye Erişim Eylem Planı’nı bugünkü toplantımızda kabul ettik.

Neden enerjiye erişim ve neden Sahra Altı Afrika, bu sorulara kısaca yanıt vermek isterim.

Enerjiye erişim, çünkü bugün dünya genelinde 1.3 milyar insanın elektriğe erişimi bulunmuyor.

Bunun anlamı modern anlamda beslenme, sağlık ve diğer temel altyapı hizmetlerinden de bu insanların yararlanamaması demektir.

Bu konu küresel ölçekte önemli bir sorun olduğu için BM Kalkınma Zirvesi’nde kabul edilen 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefinden birisini de herkesin enerjiye erişiminin sağlanması hedefi teşkil ediyor.

Dünya ekonomisinin %85’ini temsil eden G20 ülkelerinin böylesine önemli bir küresel meselede adım atmaları gerçekten de çok önemlidir.

Peki neden özellikle Sahra Altı Afrika’ya odaklanıyoruz?

Enerjiye Erişim Eylem Planımız konunun küresel bir mesele olduğunu tespit ettikten sonra, bu sorunun etkilerinin en yoğun görüldüğü bölgenin Afrika olduğu ortaya çıkıyor.

Sahra Altı Afrika’da yaşayan nüfusun yarıdan fazlası, toplam 620 milyon insan elektrikten mahrum olarak yaşamını sürdürüyor.

Daha da vahimi, mevcut enerji yatırım trendiyle Afrika’daki bu durumu tersine çevirmek de olası görünmüyor.

Halihazırda her yıl Sahra Altı Afrika’da yaklaşık 1-2 Gigavatlık ilave kurulu güç yatırımı yapılıyor.

Bu şekilde geçtiğimiz on yıl içerisinde Afrika’da enerjiye erişim oranı %1’den daha az bir artış gösterdi.

Bu trend bu şekilde devam ederse Sahra Altı Afrika nüfusunun yarıya yakını elektrikten mahrum bir şekilde yaşamaya devam edecek.

Bunu önleyebilmek için Afrika’daki mevcut enerji yatırımlarını kaydadeğer bir şekilde artırarak yıllık ilave kurulu güç yatırımlarını 6-7 gigavat düzeyine çıkarmamız gerekiyor.

Bunu başarabilmemiz için özel sektör yatırımcılarını Afrika’da yatırım yapmaya teşvik etmemiz gerekiyor.

Türkiye olarak özellikle son on yıl içerisinde Afrika ile ekonomik ilişkilerimizi kaydadeğer biçimde artırdık.

Afrika’daki pek çok ülkenin sanıldığından daha az riskli ve tahminlerimizden daha büyük bir potansiyele sahip olduğunun farkındayız.

Bu durumu ortaya koyabilmek ve Afrika’da enerjiye erişim konusunda neler yapabileceğimizi birlikte ele almak üzere dün G20 Enerji Bakanları olarak Afrikalı muhataplarımız, kurumsal yatırımcılar ve özel sektör ile biraraya geldik.

Düzenlediğimiz bu Afrika’da Enerji Erişim temalı konferans ve Dönem Başkanlığımız süresince Afrikalı ortaklarımızla gerçekleştirdiğimiz temaslar, G20 olarak kabul edeceğimiz eylem planı bakımından da gayet faydalı oldu.

Değerli basın mensupları,

Bugün Bakanlar olarak ele aldığımız bir diğer önemli konu yenilenebilir enerji idi.

Biliyorsunuz küresel enerji talebi hızla artmaya devam ediyor. Hem daha güvenli, hem de daha temiz enerji teknolojilerinin devreye girmesi ve artan enerji ihtiyacımızın sürdürülebilir bir şekilde karşılanması büyük bir önem taşıyor.

Bu noktada son dönemde yenilenebilir enerjinin giderek önem kazanan bir kaynak halini aldığını söyleyebilirim.

Buradan hareketle G20 Enerji Bakanları olarak yenilenebilir enerji yatırımlarını ne şekilde artırabileceğimize dair bizlere seçenekler sunan bir belgeyi de bugün kabul ettik.

Hedefimiz bu konuda aramızdaki bilgi ve tecrübe paylaşımını derinleştirerek her ülkenin kendi şartlarını göz önüne alacak şekilde yenilenebilir enerjinin payını daha da artırabilmektir.

Enerji güvenliği ve enerji piyasalarının şeffaflığı bugünkü toplantımızda üzerinde durduğumuz bir diğer önemli konuydu.

Enerji güvenliğinin sağlanabilmesi için aramızdaki işbirliğini daha da ileri götürmek gerektiği konusunda mutabık kaldık. Bu noktada enerji piyasalarına dair verilerin şeffaflığının artırılmasının da önem taşıdığını teyit ettik.

Ayrıca, 2009 yılında Liderlerimizin üzerinde mutabık kaldığı verimsiz fosil yakıtlarının sübvansiyonunun azaltılması ve innovasyon, teknoloji ve bilgi paylaşımı gibi konularda neler yapabileceğimiz konusunda verimli görüşmeler gerçekleştirdik.

Bu noktada özellikle düşen petrol fiyatları göz önüne alındığında enerji yatırımlarının sürdürülmesinin önem taşıdığını ve bu konuda gayet faydalı görüşmeler yaptığımızı belirtmek isterim.

Türk Dönem Başkanlığı olarak bu sene tüm G20 ülkelerinden yatırım stratejileri hazırlamalarını talep ettik. Bu stratejiler Antalya’daki Zirve’de Liderlerimiz tarafından kabul edilecek.

Yatırım stratejileri içerisinde enerji yatırımlarının özel bir önem ve paya sahip olduğunun altını çizmek isterim.

Dünyanın en önemli üretici, transit ve tüketici ülkelerini biraraya getiren G20’nin enerji yatırımları konusunda bir anlayış birliği geliştirmesinin önem taşıdığını düşünüyoruz.

Buna ilaveten geçtiğimiz yıl Liderlerimiz tarafından kabul edilen G20 Enerji Verimliliği Eylem Planı’nın uygulanmasına yönelik atacağımız adımlar konusunda da anlayış birliğine varmış olduğumuzu açıklamak isterim.

Değerli basın mensupları,

Ele aldığımız konulardan birisi de iklim değişikliği idi.

2015 iklim değişikliği bakımından kritik bir yıldır.

Aralık ayında Paris’te gerçekleştirilecek Taraflar Konferansı iklim değişikliği konusundaki küresel işbirliğinin gelecekteki çerçevesinin çizilmesi bakımından son derece önemlidir.

G20 Enerji Bakanları olarak BM çerçevesinde devam eden bu sürecin dengeli ve olumlu bir sonuç vermesine yönelik kuvvetli desteğimizi belirttik.

Ayrıca enerjinin iklim değişikliği bakımından taşıdığı öneme dikkat çekerek, özellikle enerji verimliliği ve temiz enerji teknolojileri bağlamında atabileceğimiz adımlar olduğunu vurguladık.

G20 Enerji Bakanlarının İstanbul’da gerçekleştirdiği G20 tarihindeki bu ilk toplantısının başarılı bir şekilde sonuçlandığı düşüncesindeyim.

Bugün kabul ettiğimiz bildirge Liderlerimizin geçen yıl bize verdiği görev temelinde G20 Enerji İşbirliği İlkelerinin ileri götürülmesi için gayet kapsamlı bir çerçeve çizmektedir.

Çin’in 2016 yılındaki Dönem Başkanlığı sırasında yeniden biraraya gelerek bu konuları ele almaya devam etmeyi kararlaştırdık.

Böylece G20 içerisinde enerji konularının ayrıntılı şekilde ele alınmaya devam edileceğinin de altını çizmiş olduk.

Bu ilk toplantıda G20 ülkelerinden değerli meslektaşlarıma ev sahipliği yapmaktan ötürü büyük bir memnuniyet duyuyorum.

Hepsiyle gayet verimli görüşmeler gerçekleştirdim. Birlikte önemli bir işe imza atarak, G20 Enerji Bakanlarının ilk toplantı ve bildirgesini hayata geçirdik.

Bunun hepimize hayırlı olmasını diliyorum.

Related News